25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü

Mirabel Kardeşler olarak tarihe geçen Patria, Minerva ve María Teresa Dominik Cumhuriyeti'ni yöneten Rafael Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadelenin etkin isimlerindendi. Diktatörlüğün yıkılmasında aktif rol oynayan ve bedelini hayatlarıyla ödeyen bu üç kız kardeş, katledilmelerinden yıllar sonra 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nün sembolü oldu. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, Mirabel Kardeşlerin katledildiği gün olan 25 Kasım’ı 1999 yılında ‘Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ ilan etti. O günden bu yana dünyanın her yerinde kadınlar, haklarını ve hayatlarını savunmak için, seslerini birbirine katıp çoğaltmak için bir araya geliyor. Şiddete karşı ses çıkarıyor ve taleplerini ifade ediyor.

Dünya Sağlık Örgütü istatistikleri, dünyadaki üç kadından birinin yaşamları boyunca en az bir kez fiziksel ya da cinsel saldırıyla karşı karşıya kaldığını söylüyor. Kadınlar yaşamın her alanında baskıya ve ayrımcılığa maruz bırakılıyor. Türkiye’de 2019 yılında erkekler tarafından katledilen kadın sayısı 378.* Emine Bulut’un Ölmek istemiyorum!” çığlığı, kızının “Anne lütfen ölme!” feryadı hâlâ vicdanlarımızda asılı ancak o günden bu yana benzer pek çok cinayetin tanığı olduk. Bu tablo, alınacak daha çok yol olduğunu gösteriyor.

Talep ediyoruz!

İstanbul Sözleşmesi ve kadına yönelik şiddet konusunda kadın örgütlerinin yıllarca süren mücadelesi sonucunda yürürlüğe giren 6284 Sayılı Koruma Kanunu etkin şekilde uygulanmalı ve toplumun tüm kesimlerinde ayrımcı, şiddeti meşru kılan dilden, cinsiyetçi söylemlerden uzaklaşılmalıdır. Kadınları aile içine hapseden politikalardan vazgeçilmeli ve boşanma ve nafaka hakkına yapılan saldırılara son verilmelidir. Koruma kararına erişim kolaylaştırılmalı, yaşamları tehdit altındaki kadınlar etkin biçimde korunmalıdır. Yargılama sürecinde katiller için ceza indirimleri uygulanmamalıdır. Kadınların katillerine ‘indirim’ uygulayanların, kadınların koruma taleplerini yerine getirmeyenlerin, kadın haklarına saldıranların, ayrımcı ve şiddeti meşru kılan dilde ısrarcı olanların kadın cinayetlerinin sessiz ortağı olduğu unutulmamalıdır.

Kadına yönelik şiddete, kadın cinayetlerine son!

Türk Eczacıları Birliği

*anitsayac.com verilerine göre

 

25 Kasım 2019 - Okunma Sayısı : 596